Aziz Havariler Petrus ve Pavlus Bayramı

Litürji

Kutsal Kitab’ın Okunması

1. okuma Hav. Kit. 12,1-12 Mezmur 34 2.okuma 2.Tim. 4,6-8; 17-18 İncil Mt. 16,13-19

Bu hafta, Aziz Havariler Petrus ve Pavlus Bayramı, Pazar Ayininin yerini almaktadır. Bu iki Havarinin birbirinden çok farklı yaşam ve iman yollarını inceleyelim. Onları birlikte inceliyoruz, çünkü her ikisini çağıran Rab tektir, her ikisinin hizmet ve tanıklık yaptığı Rab tektir, Rab İsa’yı vaaz ettikleri Ruh tektir ve yaşamları ile yücelttikleri Peder Allah da tektir. 

Aynı günde onları anarak, onları değişik armağanlarla zenginleştirdiği için, Allah’a şükrediyoruz. Onlara bağışladığı ve birbirlerini tamamlayan armağanlar sayesinde Kilise eğitildi ve kutsallaştırıldı.

İki Havariyi aynı günde kutlamak, Rabbin tüm Hristiyanları birliğe çağırmasını, hiç bir Hristiyan’ın mükemmel olmadığını ve kendine yetmediği pratik bir öğretisini de vurgulamak istiyor. Bazen Kilise içersinde bir rahip veya bir episkopos da birlik içersinde hareket etmeme, Rab’bin eylemini yapan bir tek kendisiymiş gibi davranma eğiliminde olmaktadır. Petrus ve Pavlus’u aynı günde kutlamak Kilisenin insanlara değil de, Rabbe ait olduğunu belirtmektir. Aynı zamanda her birimizin Allah’ın Hükümranlığına hizmet etmek için başkalarının karizmalarına ihtiyaç duyduğumuzu da vurgular.

İlk okuma bizi Rab İsa’nın havarilerinin devamlı olarak tekrarlanan bir olayına götürüyor: Havariler ret edilmeye, zulüm edilmeye ve acı çekmeye mecburlar, çünkü Rab İsa da acı çekti. Petrus hapse atıldı ve artık ölümü beklemeli. Fakat insanların kararları Herodes gibi güçlü birinden de gelseler, son değillerdir, bu sebepten de onların korkutmamaları gerekiyor. Kilise durmadan Petrus için dua ediyor ve Allah Kilise’sinin sesini duymaya karar veriyor! Allah işe bir mucize ile karışıyor. Melek Petrus’la bir annenin çocuğu ile davrandığı gibi davranıyor: emniyette oluncaya kadar yapması gereken tüm şeyleri ona söylüyor. Bu sayfa bizi sevindiriyor ve karşılaştığımız bütün zor ve imkansız durumlar için bize güven veriyor.

Zulmedilmenin acısı, aziz Pavlus’un tüm yaşamına eşlik etti. Mektuplarında bunu hatırlıyor ve bugünkü Timoteus’a ikinci mektubunda da bundan bahsediyor. Havari, İncil için çektiği acılar hakkında konuşunca bunu şikayet etmek için söylemiyor, tersine zor durumlardan faydalanıp İncil’in bütün kesimlerde, hatta emreden güçlülerin arasında bile yayılmasını sağladığı için onu kurtaran Allah’ın iyiliğini övüyor. “Rab yanımda oldu ve bana güç verdi”, “Rab beni her kötülükten kurtaracak ve beni ebedi hükümranlığı için hazırlayacak; yüzyıllar boyunca O’na şan ve şeref olsun!”. 

İki Havarinin yaşamları boyunca çektikleri acılar, tüm hayatlarını Allah’ın Hükümranlığına ve İsa’ya güvenilir bir tanıklık yapmaya adamak için yoldur.

İki Havari, ve her zaman ve her yerdeki tüm öğrenciler için de, Rab İsa her şeyin merkezi, kalkış ve varış noktasıdır. Bu günkü İncil, işte Petrus’un iman bildirisini anlatıyor. Gerçekten de Petrus, diğer kişilerin yaptığına karşı, İsa’nın Mesih olduğunu, Allah’ın Oğlu olduğunu açıklıyor! Biliyoruz ki Petrus imanda ilk başta tökezledi, ama İsa’yı inkar ettikten sonra toparlandı, İsa’ya sevgisini açıkladı ve İsa’nın ondan beklediği gibi “kuzuları gütme” görevini kabul etti. Rab gerçekten de Petrus’a “Göklerin hükümranlığının anahtarlarını vereceğine” söz vermişti. Bu görev çok önemliydi ve geriye dönüşü yoktu. Bu görev Kilise var oldukça devam edecek: “Ölümün güçleri ona (Kilise’ye) üstün gelmeyeceklerdir”.

Bu sebepten Petrus’un halefinin etrafında toplanmak istiyoruz. Çünkü ebedi sevinçlere açan, yok etmek ve mahvetmek isteyene kapatan, onun için yükü, bizim için lütfu olan o anahtarlar ondadır. Onunla birlikte Allah’ın hükümranlığının vaaz yoluyla tüm ülkelere ulaşması için dua edelim. İsa’nın adını vaaz edenlerin de bu zor vazifelerinde Pavlus’un kuvvetine ve cesaretine sahip olmaları için yalvaralım. O, her yerde Rab’bin adına yalvaranlar olsun diye, her yerde Kiliseler kurdu. Onun gibi kim “İsa tarafından ele geçirildi ise”, onun gibi herkese İsa’yı tanıtmak, sevdirmekten kendini alamaz. Çünkü İsa’yı tanımakta ve sevmekte, kurtuluş, yaşam, barış, mutluluk, kişiler arasında, halklar arasında ve tüm dünyada birlik var olmaktadır.

P. Vigilio Covi

Sorelle Fraternità Gesù Risorto – Konya
miriam@cinquepani.it